top of page
Yazı: Blog2_Post
Ara

Tartılmanın Size Zarar Verdiğini Nasıl Anlarsınız

  • Yazarın fotoğrafı: Büşra Ertüren
    Büşra Ertüren
  • 28 Eki 2021
  • 3 dakikada okunur

Tartılmaktan korkar mısınız?

Sabah uyandığınızda tartıda çıkacak sayıdan endişe ettiğiniz için yataktan kalkmak istemediğiniz olur mu?

Belki dün ne yediğinizi hatırlamaya çalışıyor ve seçimlerinizin doğru olup olmadığını merak ediyorsunuz.

Bugün tartılacaksınız ve sonuca göre, gününüzün geri kalan kısmınının güzel mi yoksa kötü mü olacağı belirlenecek.


Tartıya adımınızı attığınızda genellikle üç şey olur.

1. Sayı artmıştır

Kalbiniz ağrır, hayal kırıklığı ve stres bedeninizi ele geçirir. En büyük korkunuz gerçek oldu, kilo aldınız. Mantıklı düşündüğünüzde, bir gecede 2 kilo yağ artışının mümkün olmadığını bilirsiniz ama o anda mantıklı düşünmek oldukça zordur. O anda beyniniz, kendiniz hakkında olumsuz düşünceler üretmekle çok meşguldür veya çıkan sayıyı nasıl “düzeltebileceğinizi” bulmak için çabalar. İki durumda da, kaçınılmaz olarak bu düşünceler aşırı yemenize sebep olur. Ve belki de, hiç tartılmamış olmayı dilersiniz.


2. Sayı sabittir

Oh, artmamış! Sayının yükselmediğini görmek kısa bir rahatlamaya sebep olsa da, ardından bir hayal kırıklığı gelir. Çıkan sayı hala istediğiniz sayı değildir. Kafanızda hızlıca kısıtlamanız ve yememeniz gereken her şeyin bir listesini yapıp bugün “daha iyi” beslenmeye veya daha fazla hareket etmeye söz verirsiniz.

Belki kızgınsınız. Çabalarınız size istediğiniz sonucu vermiyor. “Eğer işe yaramıyorsa neden sağlıklı beslenmeye ve hareket etmeye çalışıyorum?” diye düşünüyorsunuz. Bugün öğle yemeğinde hamburger yemeye karar verdiniz bile. Çünkü eğer sayı azalmıyorsa ne anlamı var ki. O günün akşamında, yarın tartının size ne söyleyeceği konusunda endişeleniyorsunuz.


3. Sayı azalmıştır

Evet, sonunda! Tartıya acaba yanlış çıkmış olabilir miyim diyerek birkaç kez daha başka zeminlerde kontrol ediyorsunuz. Kısa bir süre için harika hissettiriyor. Ama sonra bir gerginlik… ya giden sadece su ise? Ya yarın giden kilolar geri gelirse? Belki bugün daha az yiyerek azalan kiloyu korumak istiyorsunuz. Ya da belki de çabalarınız için kendinizi “ödüllendirme” zamanıdır. Ta ki pişman olana kadar.


Her hangi bir olasılık ile bağlantı kurabiliyorsanız, kendinizi tartmak size yarardan çok zarar veriyor olabilir.


Birçok insan her gün bu adımlar ile savaşır. Danışanlarımın çoğu savaşıyor, emin olun eskiden ben de savaşıyordum. Tartılmak, beden imajı sorunları, depresyon, beden memnuniyetsizliği ve benlik saygısının azalması ile ilişkilidir.


Peki tartılmak bize bu kadar zarar veriyorsa, neden hala tartılıyoruz?


İnceliğe değer veren bir toplumda yaşadığımızdan dolayı, tartıdaki sayı hakkında endişelenmemek oldukça zordur. Çoğu insan, daha zayıf olduklarında daha mutlu ve özgüvenli olacaklarına inanır. Bazı insanlar ise sağlık endişeleri olduğu için tartılır. Ancak, tartı gibi ölçekler doğru sonuç vermemenin yanı sıra size değeriniz ve sağlığınız hakkında hiçbir şey söyleyemez. (Her Bedende Sağlık yazıma buradan ulaşabilirsiniz.)


Tartıya çıkmak bazı insanlar ve tıbbi ihtiyaçlar için faydalı olabilirken, diğerleri için yarardan çok zarar verir. Tartıdaki sayıdan memnun olmamak, çoğu zaman geri tepme, kilo alımı, düzensiz yeme, psikolojik rahatsızlık, yavaş metabolizma, düşük benlik saygısı ve kilo döngüsü ile sonuçlanan kısıtlayıcı diyeti teşvik eder.


Tartılmadan, kilo yönetiminizi nasıl yapacağınızı merak ediyor olabilirsiniz. Ancak kiloya odaklanmak sizi, bedeninizin doğal kilo yönetim sisteminden uzaklaştırıyor. Kısa vadede kilo kaybı mümkün olsa da, vücudunuz, kilonuzu olmak istediği yere geri getirmek için güçlü fizyolojik mekanizmalar ile karşılık veriyor. Yani bu, kilo verdiğinizde metabolizmanızın yavaşlaması, açlık hissi ve kilonuzun sağlıklı aralığa çekilmesi için sık sık yemek düşünmeniz demektir.


Bu mekanizmalar o kadar güçlüdür ki, vücudumuzun ihtiyaçlarını aşmasına sebep olabilirler. Bu yüzden de diyet yapan çoğu kişi, kaybettikleri kiloları ve bazen daha fazlasını geri alır.


Bunların hepsi yerine, bedeninizin iç açlığı ve tokluk ipuçlarıyla nasıl tekrar bağlantı kuracağınızı, bedeninizin doğal kilo yönetimi mekanizmasına karşı değil, onunla nasıl çalışacağınızı öğretmek için farkındalığı kullanarak sezgisel yiyebilirsiniz. Bu diyet-dışı yaklaşım olarak da bilinir. Yapılan çalışmalar, bu yaklaşımın yeme alışkanlıklarını, benlik saygısını, beden imajını ve zihinsel sağlığı iyileştirebileceğini göstermektedir.


Eğer tartıyı bırakmaya karar verdiyseniz, tebrik ederim! Zihinsel ve fiziksel sağlığınızı iyileştirmek için ilk adımı attınız.


Alışklarımızdan vazgeçmek zor olabilir, ben de bu yolda biraz olsun yardımcı olmak istedim.



Soru ve görüşleriniz için

Instagram : dyt.busraerturen

Comments


Abonelik Formu

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

  • LinkedIn - Gri Çember
  • Instagram
  • Facebook
  • Twitter
  • Pinterest
  • YouTube

©2021, Diyetisyen Büşra Ertüren tarafından kurulmuştur.

bottom of page